Bu konuyu Deniz Kabuğu blogun da görünce ben ne şekil de destek olabilirim diye sordum kendime , ilk önce seni bu projeden haberdar etmeliydim sonra çocukların kitapları nedenli sevdiğini düşündüm , bayrama kadar hem aldığım hem de kızıma okuyup özenle sakladığım kitapları aşağıda bulunan adrese ulaştırmalyım fikri geçti aklımdan..
Sende elinden geleni yaparsın bilirim.. fazla söze gerek yok bu yüzden..
Ellerini yüzüne kapatmış,annesinin arkasına saklanıyordu odaya girdiğimde.Tam çıkıyordum az önceki mahçup delikanlının annesi hemşire hanım biraz önce kolidorda balon verdiğinizi gördü çocuğa bizimkine de verirmisiniz varsa dedi.
Bizim mahçup küçük prense baktım hadi atla bakalım dedim yataktan,tut elimi sana da balon bulalım bakalım varmıymış dedim.Tüm mahcubiyetini bir kenara atmış çocuk sevinciyle yanıma geldi.Elleri avucumun içinde kaybolacak kadar minikti ama hala mahcubiyetini koruyacak kadar mağrur bir kalbi vardı.Uzun kolidoru yürüdükten sonra labaratuvara girdik elime eldiven kutusundan bir tane eldiven aldım.Küçüğü sedyeye oturttum.Balonu şişirdim,şişirdim sanki balon büyüdükçe çocuğun sevinci de çoğalıcak sandım.Küçüğüm heyecanlıydı ve balon yapan bir hemşire görmediği için biraz da şaşkındı.
Eldiven balonun baş parmak dışındaki parmaklarını bağladım saçları oldu,kaş,göz yaratıcılığınıza kalmış artık,yüzünü de boyadım tamamdır..Balonu verdiğimde keşke ona sağlığınıda verebilseydim geriye diye düşündüm.Kolidorda elinde balonuyla koşarken havalanacak sandım bir an o kadar mutlu görünüyordu ki..Ona küçücük bir mutluluğu kısacık zaman diliminde de olsa yaşattığım için sevinmelimiydim yoksa gerçekleri bildiğim için üzüntüye mi kapılmalıydım.Tam bir duygu karmaşasıydı o an yaşadığım...
-Hemşire abla şu kabloları ve serumu biraz çıkartır mısın hem lavoboya gideyim hem de su alıp geliyim aşağı kantinden.Hayır dedim biraz sert bir ses tonuyla.Tedaviye ara veremeyiz ama başka bir çözüm bulabiliriz dedim.Hem senin yakınların nerde,kimsen yok mu dedim niye tek başınasın diye sordum.Var ablacım ama babam köyde çiftçi,annem de öldü babam köyden otobüse bindirdi tedaviye geldim beş günlük dedi.Ben ne diyeceğimi şaşırdım genç delikanlıya bakarken sorduğuma biraz da pişman bir biçimde kızdım kendime..
Odadan çıktım ve kantini aradım bir şişe su rica ettim su gelince tekrar küçük delikanlının odasına girdim.Al bakalım su işini hallettik diğerlerini de ayarlarız dedim.Teşekkür etti ve bir saniye hemşire abla dedi odadan çıkmama ramak kala.Döndüm cebinden bozuk paraları çıkartmıştı ve bir araya getirmeye çabalıyordu.Ellerini tuttum ve avcunu yumdum hadi suyunu iç dedim bu benden ve bir ihtiyacın olursa çekinmeden bana söyleyebilirsin dedim.Yüzü pembeleşmişti...
Bunları neden mi anlatıyorum.Hergün nicesini yaşadığımız belki de tanık olduğumuz-olamadığımız yaşanmışlıklar mümkün.Burda sizlere pratik yemek tarifleri,moda resimleri,gösterişli fotoğraflar,yazılar yazmak isterdim.Ama önümüz bayram ve Onkoloji de hayat başka bir akar.Sevinç balonlarını kucaklamayı bekleyen minik ama sevgi dolu kalpler sizlerden gelebilecek yardımları bekliyorlar.
Yüreği güzel arkadaşım Elçin'in beni desteklemesi ve bu konudaki hassasiyeti ile bu yazıyı yazdım.Şimdi sıra sizde İzmir'de Ege için bölge hastanesi olarak geçen Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Onkoloji kliniğinde yatan ve tedavileri süren miniklerimiz için bayramın yaklaştığı şu günlerde sizde küçük bir sevinç yaşatmaya ne dersiniz..Şimdi sıra sizde...
Geleceğimiz,çocuklarımız için bende varım diyorsanız iletişim adresinden ve mail adresinden bana ulaşabilirsiniz.
Saygılarımla...
Adres:
Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Alsancak/İZMİR
e-mail: eminealbayrak79@gmail.com
Tel: 554 907 72 65
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
okuYORUM :)