31 Mayıs 2010
Etkinlik Kitabımızdan...Katlanan Kartlar
28 Mayıs 2010
Doğa'nın Suratsız Adamı :)
Doğa'nın en sevdiği etkinliklerden biri de , surat çizmek.Şuan da bu adamcağızın suratını çizmekle meşgul ortaya çıkan sonucu paylaşırım :)
Sende minik kurbaana bu resimin çıktısını al bakalım , o neler yapacak ;)
27 Mayıs 2010
Minik Kurbaalarıma Örgüler :)
TUZ SERAMİĞİ TARİFİ...
* Bir çay fincanı unu,
yarım çay fincanı tuz,
1.5 çorba kaşığı sıvı yağ ile karıştır.
*Yavaş yavaş su ekle ,topaklanma gidene kadar karıştırmaya devam et sonra istediğin gıda boyasından ekle ( bir kaç damla).
*Karışımı tavaya koy , hafifçe ısıt ,koyulaşıncaya kadar karıştır.
*Ocaktan aldıktan sonra soğumaya bırak.Hamur gevşek olduysa biraz un , sert olduysa biraz sıvı yağ ekleyebilirsin.
yarım çay fincanı tuz,
1.5 çorba kaşığı sıvı yağ ile karıştır.
*Yavaş yavaş su ekle ,topaklanma gidene kadar karıştırmaya devam et sonra istediğin gıda boyasından ekle ( bir kaç damla).
*Karışımı tavaya koy , hafifçe ısıt ,koyulaşıncaya kadar karıştır.
*Ocaktan aldıktan sonra soğumaya bırak.Hamur gevşek olduysa biraz un , sert olduysa biraz sıvı yağ ekleyebilirsin.
25 Mayıs 2010
Romantik KOMEDİ
KABAK MI ??? IIIIYYYYYYY
Diyen ben ve kızım... bu yemeği yedikten sonra , böyle vahim bir tepkiyi yıllarca nasıl vermişiz diye hayıflandık.. aslında hayıflanan bendim :)
Evde kabak hiç pişmez neredeyse , sadece türlüye eklerim oda çaktırmadan Doğa vitamin alsın diye , geçen gün dolabı açıp neredeyse bir kiloya yakın kabak görünce ( sağolsun yengem alıp,dolaba koymuş) ne yapacağımı şaşırdım , harıl harıl tarif aradım ve buldum :) iyi ki bulmuşum.. yediğim en lezzetli kabak yemeğiydi :)
Tavsiyemi...
KESİNLİKLE EDERİMMM :)
İşte burada tarif
22 Mayıs 2010
1.........5 Sayı Sayıyor ve Boyuyoruz..
21 Mayıs 2010
18 Mayıs 2010
İPUCUUUUUU :) Zekamız Gelişiyor....
* Bence bu yazının bir çıktısını almalı ve ara ara okumalıyım... çok yerinde ve doğru yönlendirmeler var , hem bizler için hem de ileride çocuklarımız için..
bence sen :) beni dinle :))
-------------------------------------------
Önce merakın itici gücünü kullanmak, sonra kendi öğrenme tarzımızla nasıl öğreneceğimizi bilmek, öğrenmeyi kolaylaştırmakla kalmaz, onu ateşler. Bunların yanında bizi destekleyecek ve daha kısa sürede daha yüksek birikime neden olacak bazı ilkeler de vardır. İnsanın öğrenme ilkelerini bilmesi, denizin üstünde yürümeyi bilmesi gibidir. Böylelikle gördüğü, işittiği, uyguladığı her şeyi kişisel gelişimi için kullanabilir.
İşte öğrenmenin ve zekayı geliştirmenin 29 ilkesi:
Öğrendiklerinizi tekrar etmezseniz, çoğunu unutursunuz.
Tekrar, bilgi edinmenin olduğu gibi, yetenek geliştirmenin de anasıdır.
Kalıcı bir bilgilenme istiyorsanız, öğrendiklerinizi 10 dakika, 1 saat, 1 gün, 3 gün, 1 hafta, 1 ay, 3 ay ve 6 ay sonra toplam 8 kez tekrar etmelisiniz.
Öğrenmek için en uygun zaman, sabahın ilk ışıklarının göründüğü zamandır.
Bunu anlamak için güneşin doğma zamanını takvimlerden öğrenerek, ondan daha önce uyanabilirsiniz.
Uyku düzeniniz, öğrenme etkinliğinizi etkiler. Güneşin doğmasını izleyen yaklaşık 45 dakikalık süreçte uyumak, zihinsel zekânız üzerinde olumsuz etki bırakır.
Zihinsel bir faaliyet göstermeden sürekli tek bir noktaya bakmak, zihinsel zekânızı yıkıcı boyutta olumsuz etkiler. Bu durumun en çok görüldüğü eylem, televizyon izlemektir.
İnsana birikim kazandıran, öğrendiklerini hemen uygulamaktır.
Yapılması gerekenleri ertelemek, insanda strese neden olur. Neden kaynaklanırsa kaynaklansın stres, zihinsel zekâ kullanımını olumsuz etkiler.
Zihinsel zekânız gelişebilir.
Daha yüksek zekâya kavuşmanın yolu, öğrendiğiniz bilgi miktarını ve bu bilgiler arasında kurduğunuz bağlantıları çoğaltmaktır.
Bilgiye, bir hafta sonra onunla ilgili bir konferans verecekmiş gibi yaklaşırsanız, çok daha iyi öğrenirsiniz.
Bilgiye, onunla ilgili bir makale yazacakmışsınız gibi yaklaşırsanız da, çok daha iyi öğrenirsiniz. Öğrendiklerinizi öğrettikçe (anlattıkça) onları kendinize daha fazla mâl edebilirsiniz.
Öğreneceklerinizi bölümlere ayırarak, her bölümle ilgili resimler oluşturmayı temel edinen "zihin haritalama" tekniği, hafıza yeteneğini güçlendirir. Resimleri kendi arasında filmleştirmeniz, bu süreçleri sıra dışı ve komik biçimde hayal etmeniz, daha çok işinize yarar.
Bilinçaltı zihniniz, davranışları öğrenirken dört etkeni dikkate alır. Bunlar; kendi kendinize iç konuşmalarınız, insanların size telkinleri, deneyimleriniz ve kurduğunuz hayallerdir.
Bilinçaltı zihniniz için gevşeme esnasındaki hayal, gerçekten yaşanmış gibi etki gösterir. Yeteneklerinizi geliştirme konusunda en önemli yöntemlerden biri, kendinizi sonucu almış şekilde hayal etmektir. (Bu hayalin merkezinde dış etkenlere bağlı sonuçlar değil, zeki olmanız, güzel konuşmanız gibi kişisel yetenekleriniz olmalı.)
Beynin çalışma hızıyla insanın okuma hızı arasındaki fark dikkat dağılmasına yol açar. Bunu yenmenin yolu, "hızlı okuma" tekniklerini öğrenmek veya çok merak ettiğiniz alanlara yönelmektir.
Soru sormak, öğrenmenin yarısıdır. İnsanlara uzmanlık alanlarıyla ilgili sorduğunuz sorular, ciltlerce kitap okumaktan daha fazla öğretici olabilir.
Bilgiye ulaşmak için isteyerek katlandığınız fedakârlık, o bilgiyi sizin için daha değerli ve kalıcı hale getirir.
İnsan, birlikte yaşadığı diğer insanların tutum ve davranışlarından etkilenir. Davranışların öğrenilerek kopyalanması, modellerin görülmesiyle gerçekleşir.
Bilgiyi çok iyi anlayarak, sebep-sonuç ilişkilerini eksiksiz kurarak içselleştirmek, ezberlemekten çok daha verimlidir.
Ezberle yetinenler, uzman olamazlar.
Uzmanlığınızın ölçüsü, size sorulan sorulara hem tatmin edici, hem de yeni soruları ateşleyecek biçimde cevap verebilmenizdir.
Not tutmak, bilgiyi bağlamaktır. En verimli dinleyiciler, konuşma esnasında ayrıntılı not tutanlardır. En verimli okurlar ise, kitabın boşluklarına işaretler koyarak yeni düşünceler ekleyenlerdir.
Sahip olduğunuz bilgiyi kendinize göre kategorize edip (bölümlere ayırıp) sistemleştirmezseniz, içinde boğulabilirsiniz.
Bilgi üretmek, o bilgiyi size mâl eder. Bilgi üretmek, öğrendiğiniz pek çok bilgi arasında bağlantılar kurarak, yeni çıkarımlarda bulunmanız demektir.
Zihinsel zekânız ve öğrenme yeteneğinizi etkin kullanma düzeyiniz, dış telkinlerin etkisine açıktır. Örneğin, şaka yollu bile olsa, size "kafanızın basmadığı" söylense, bu söz farkında olmadan sizi etkileyebilir.
Sürekli bilgi edinmek yerine, zaman zaman düşünmeye vakit ayırmak, o bilgiyi daha iyi kullanmanızı sağlar..
Öğrenmeye en açık insan, meraklı, mütevazı ve cesur olandır.
Beynimizin %2'si veya %3'ünü kullandığımız, sadece bir iddiadan ibarettir.
Beyninizin %100'ünü de kullansanız, önemli olan temel sorularınıza cevap bularak hayat memnuniyeti ve mutluluğa ulaşmanızdır.
Yazar :Muhammed Alpkent
İşte öğrenmenin ve zekayı geliştirmenin 29 ilkesi:
Öğrendiklerinizi tekrar etmezseniz, çoğunu unutursunuz.
Tekrar, bilgi edinmenin olduğu gibi, yetenek geliştirmenin de anasıdır.
Kalıcı bir bilgilenme istiyorsanız, öğrendiklerinizi 10 dakika, 1 saat, 1 gün, 3 gün, 1 hafta, 1 ay, 3 ay ve 6 ay sonra toplam 8 kez tekrar etmelisiniz.
Öğrenmek için en uygun zaman, sabahın ilk ışıklarının göründüğü zamandır.
Bunu anlamak için güneşin doğma zamanını takvimlerden öğrenerek, ondan daha önce uyanabilirsiniz.
Uyku düzeniniz, öğrenme etkinliğinizi etkiler. Güneşin doğmasını izleyen yaklaşık 45 dakikalık süreçte uyumak, zihinsel zekânız üzerinde olumsuz etki bırakır.
Zihinsel bir faaliyet göstermeden sürekli tek bir noktaya bakmak, zihinsel zekânızı yıkıcı boyutta olumsuz etkiler. Bu durumun en çok görüldüğü eylem, televizyon izlemektir.
İnsana birikim kazandıran, öğrendiklerini hemen uygulamaktır.
Yapılması gerekenleri ertelemek, insanda strese neden olur. Neden kaynaklanırsa kaynaklansın stres, zihinsel zekâ kullanımını olumsuz etkiler.
Zihinsel zekânız gelişebilir.
Daha yüksek zekâya kavuşmanın yolu, öğrendiğiniz bilgi miktarını ve bu bilgiler arasında kurduğunuz bağlantıları çoğaltmaktır.
Bilgiye, bir hafta sonra onunla ilgili bir konferans verecekmiş gibi yaklaşırsanız, çok daha iyi öğrenirsiniz.
Bilgiye, onunla ilgili bir makale yazacakmışsınız gibi yaklaşırsanız da, çok daha iyi öğrenirsiniz. Öğrendiklerinizi öğrettikçe (anlattıkça) onları kendinize daha fazla mâl edebilirsiniz.
Öğreneceklerinizi bölümlere ayırarak, her bölümle ilgili resimler oluşturmayı temel edinen "zihin haritalama" tekniği, hafıza yeteneğini güçlendirir. Resimleri kendi arasında filmleştirmeniz, bu süreçleri sıra dışı ve komik biçimde hayal etmeniz, daha çok işinize yarar.
Bilinçaltı zihniniz, davranışları öğrenirken dört etkeni dikkate alır. Bunlar; kendi kendinize iç konuşmalarınız, insanların size telkinleri, deneyimleriniz ve kurduğunuz hayallerdir.
Bilinçaltı zihniniz için gevşeme esnasındaki hayal, gerçekten yaşanmış gibi etki gösterir. Yeteneklerinizi geliştirme konusunda en önemli yöntemlerden biri, kendinizi sonucu almış şekilde hayal etmektir. (Bu hayalin merkezinde dış etkenlere bağlı sonuçlar değil, zeki olmanız, güzel konuşmanız gibi kişisel yetenekleriniz olmalı.)
Beynin çalışma hızıyla insanın okuma hızı arasındaki fark dikkat dağılmasına yol açar. Bunu yenmenin yolu, "hızlı okuma" tekniklerini öğrenmek veya çok merak ettiğiniz alanlara yönelmektir.
Soru sormak, öğrenmenin yarısıdır. İnsanlara uzmanlık alanlarıyla ilgili sorduğunuz sorular, ciltlerce kitap okumaktan daha fazla öğretici olabilir.
Bilgiye ulaşmak için isteyerek katlandığınız fedakârlık, o bilgiyi sizin için daha değerli ve kalıcı hale getirir.
İnsan, birlikte yaşadığı diğer insanların tutum ve davranışlarından etkilenir. Davranışların öğrenilerek kopyalanması, modellerin görülmesiyle gerçekleşir.
Bilgiyi çok iyi anlayarak, sebep-sonuç ilişkilerini eksiksiz kurarak içselleştirmek, ezberlemekten çok daha verimlidir.
Ezberle yetinenler, uzman olamazlar.
Uzmanlığınızın ölçüsü, size sorulan sorulara hem tatmin edici, hem de yeni soruları ateşleyecek biçimde cevap verebilmenizdir.
Not tutmak, bilgiyi bağlamaktır. En verimli dinleyiciler, konuşma esnasında ayrıntılı not tutanlardır. En verimli okurlar ise, kitabın boşluklarına işaretler koyarak yeni düşünceler ekleyenlerdir.
Sahip olduğunuz bilgiyi kendinize göre kategorize edip (bölümlere ayırıp) sistemleştirmezseniz, içinde boğulabilirsiniz.
Bilgi üretmek, o bilgiyi size mâl eder. Bilgi üretmek, öğrendiğiniz pek çok bilgi arasında bağlantılar kurarak, yeni çıkarımlarda bulunmanız demektir.
Zihinsel zekânız ve öğrenme yeteneğinizi etkin kullanma düzeyiniz, dış telkinlerin etkisine açıktır. Örneğin, şaka yollu bile olsa, size "kafanızın basmadığı" söylense, bu söz farkında olmadan sizi etkileyebilir.
Sürekli bilgi edinmek yerine, zaman zaman düşünmeye vakit ayırmak, o bilgiyi daha iyi kullanmanızı sağlar..
Öğrenmeye en açık insan, meraklı, mütevazı ve cesur olandır.
Beynimizin %2'si veya %3'ünü kullandığımız, sadece bir iddiadan ibarettir.
Beyninizin %100'ünü de kullansanız, önemli olan temel sorularınıza cevap bularak hayat memnuniyeti ve mutluluğa ulaşmanızdır.
Yazar :Muhammed Alpkent
Kurbamm , Ördek, Civciv , Balık ve Kaplumbağa Sınıfı :)
Eğitici Site - İngilizce - İşaret Dili
Çocuklara yönelik o kadar çok oyun sitesi var ki ve bir çoğuda sadece zaman öldürmek için düzenlenmiş , bir amacı olmayan oyunlar.
Doğa için bulduğum eğitici ve amacı olan siteleri paylaşmaya devam ediyorum. Umarım beğenirsin.
Bu sitede özellikle işaret dilinin de yer alması benim çok hoşuma gitti.
Doğa için bulduğum eğitici ve amacı olan siteleri paylaşmaya devam ediyorum. Umarım beğenirsin.
Bu sitede özellikle işaret dilinin de yer alması benim çok hoşuma gitti.
Çizgilerle Winnie - Tinker Bell
17 Mayıs 2010
Her Şey Sana Secde Eder Biliyorum ...
Ben mi çok duygusalım , yoksa gerçekten etkilenmemek mümkünmü değil..sen karar ver...
Buraya tıkla ne demek istediğimi anlayacaksın.
16 Mayıs 2010
OYUN SİTESİ - ingilizcemiz pekişsin...
Doğa'nın son zamanlar da çok sevdiği oyun sitelerinden birisi burası , ingilizceyi pekiştirmek adına çok faydalı bir site , kesinlikle minik meleğine öneririm... Siteye ulaşmak için buraya tıklamalısın.
Rica.....
Sevgili İzleyici...
Ne olursun sadece izlenmek istediğin için , blogumu izlemeye alma , kendi blogun da benim seni izlemediğimi gördüğün de , izlemeyi kaldırıp bunu çocuk oyununa dönüştürme.
Ya izle , ya izleme....
* Msj umarım ilgili isimlere ulaşır.
15 Mayıs 2010
13 Mayıs 2010
Gazoz Kapakları ve Mantar Pano
12 Mayıs 2010
Mutfak Önlüğü Şenlendi..
11 Mayıs 2010
SEVİMLİ ÇİFTLİK..
TATAAAAATAMMMMMM - İpucu :)
Tatile çıkıyorsun...
Ohhh deniz kum güneş....
Aynı zaman da blog yazarısın...
Tatil de pc yanın da değil..
Yada bağlanma sorunu yaşıyorsun...
Bu arada bloğunu da öksüz bırakmak istemiyorsun.
Bir hafta yada onbeş gün yoksun..
Eeee yazı yok...
Gelen giden de yok bu durum da.
Çözüm basit :)))
Mesaj yazmak için yeni sayfa açıyoruz ya hani..... Mesajımızı yazıyoruz ve kaydı yayınla diyoruz.
Hehhhhh ..işte orada... kaydı yenile demiyoruz artık :)
Solda kayıt seçenekleri var ona tıkla...
Bir bölüm açıldı.
Sağ tarafta - Kayıt tarihi ve saati bölümü var.
Ben bu yazıyı yarın okumanı istedim diyelim.
Tarihi 12.05.2010 ve saati 10:00 olarak ayarladım.
ve KAYDI YAYINLA ya bastım.
Ve yarın o saatte bu yazımı okuma şansın olacak... ama ben bunu sana bugün anlatacağım için :) bu işlemi uygulamadım.
Bunu tatile giderken.
Her konu ve ayrı gün için yaparsan eğer...
Blogun öksüz kalmaz. :)
Nasılım :)))
Ohhh deniz kum güneş....
Aynı zaman da blog yazarısın...
Tatil de pc yanın da değil..
Yada bağlanma sorunu yaşıyorsun...
Bu arada bloğunu da öksüz bırakmak istemiyorsun.
Bir hafta yada onbeş gün yoksun..
Eeee yazı yok...
Gelen giden de yok bu durum da.
Çözüm basit :)))
Mesaj yazmak için yeni sayfa açıyoruz ya hani..... Mesajımızı yazıyoruz ve kaydı yayınla diyoruz.
Hehhhhh ..işte orada... kaydı yenile demiyoruz artık :)
Solda kayıt seçenekleri var ona tıkla...
Bir bölüm açıldı.
Sağ tarafta - Kayıt tarihi ve saati bölümü var.
Ben bu yazıyı yarın okumanı istedim diyelim.
Tarihi 12.05.2010 ve saati 10:00 olarak ayarladım.
ve KAYDI YAYINLA ya bastım.
Ve yarın o saatte bu yazımı okuma şansın olacak... ama ben bunu sana bugün anlatacağım için :) bu işlemi uygulamadım.
Bunu tatile giderken.
Her konu ve ayrı gün için yaparsan eğer...
Blogun öksüz kalmaz. :)
Nasılım :)))
10 Mayıs 2010
10- 16 Mayıs Engelliler Haftası....
Bana engelli diyorlar…..
Görmüyormuşum hiçbir şeyi !
Beyaz asam ile sendeleyerek yürürken yolda,
Duyuyorum nasıl da gülüyorlar bana…
Bana engelli diyorlar…..
Duymuyormuşum kimseyi!
Ne olur birkaç defa tekrarlasalar aynı cümleyi?
Duyamıyorum ama görüyorum bana sıkıntıyla bakan gözleri….
Bana engelli diyorlar….
Düşünemiyormuşum herkes gibi !
Ama bilmiyorlar ki annemin her damla göz yaşının içime işlediğini…..
Bana engelli diyorlar….
Yürüyemiyormuşum insan gibi !
Ama unutuyorlar,
Sürünerek te olsa daha zor şartlarda yapabildiğimi her işimi….
Görmüyormuşum hiçbir şeyi !
Beyaz asam ile sendeleyerek yürürken yolda,
Duyuyorum nasıl da gülüyorlar bana…
Bana engelli diyorlar…..
Duymuyormuşum kimseyi!
Ne olur birkaç defa tekrarlasalar aynı cümleyi?
Duyamıyorum ama görüyorum bana sıkıntıyla bakan gözleri….
Bana engelli diyorlar….
Düşünemiyormuşum herkes gibi !
Ama bilmiyorlar ki annemin her damla göz yaşının içime işlediğini…..
Bana engelli diyorlar….
Yürüyemiyormuşum insan gibi !
Ama unutuyorlar,
Sürünerek te olsa daha zor şartlarda yapabildiğimi her işimi….
TÜ M ENGELLİ KARDEŞLERİMİN BU ANLAMLI GÜNÜNÜ KUTLUYORUM...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)